Ön Çalışmalar | 2018

blogspot

8-20 Ocak

 

Ön Çalışmalar yerleştirme görüntüsü, 8-20 Ocak, 2018, Fotoğraf: Cansu Sönmez.

 

 

Ön Çalışmalar katalog ve yerleştirme görüntüsü, 8-20 Ocak, 2018, Fotoğraf: Cansu Sönmez.

 

 

Ön Çalışmalar sergi görüntüsü, 8-20 Ocak, 2018, Fotoğraf: Cansu Sönmez.

 

 

Ön Çalışmalar sergi görüntüsü, 8-20 Ocak, 2018, Fotoğraf: Cansu Sönmez.

 

 

 

Sayfiye, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Kiler, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Bahçe, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Gül Bahçesi, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Sandık Odası, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Ebruların Balkonu, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Mutfak Balkonu, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Salon Balkonu, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Çay Balkonu, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Çamaşır Balkonu, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Kitle İletişim Araçları, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Modern Yaşam, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Modern Yaşam, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Ocak, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Taşınan Balkon, 2017, Kâğıt üzerine kurşun kalem, 29×40 cm.

 

 

 

Ön Çalışmalar sergi görüntüsü, 8-20 Ocak, 2018, Fotoğraf: Cansu Sönmez.

 

 

Çizgi: Düşüncenin Parladığı An

Mekân kavramını, sanatsal üretiminin temeline oturtan Lebriz Rona’nın işleri bir yandan sonsuz bir rastlantı ve değişim alanı sokak, diğer yandan aidiyet ve hafıza ile anlamlanan kişisel yaşam alanı ev, öte yandan da bu kavramın herhangi bir yaşamsal kod ile ilişkilenmeyen soyut sınırları üzerinden şekillenmekte. Bu noktada onun sanatı, mekân üzerine dokunsal yakınlık ile zihinsel mesafe dolayında çoğalan üretimler denebilir. Rona’nın mekân ile ilişkisi, bu kavramı sadece konu edinmesinde açığa çıkmaz, aynı zamanda sergilemede, yani bir mekâna yerleşmede de kendini gösterir; bir mekâna nasıl yerleşmeli sorusu, o mekânla kurulan esaslı bir diyaloğu zorunlu kılar. Bu kez dördüncü kişisel sergisini gerçekleştiren Lebriz Rona’nın geçmiş sergilerine baktığımızda bu diyaloğun bir zorunluluk olmaktan çıkıp estetik bir sorunsal ve daha da ötesi zihinsel bir haz meselesi haline geldiğine tanık oluruz. Akademik kariyerinde de mekân ve onu çevreleyen etmenler üzerine çalışmalar yürüten Rona’nın sanatında mekân, duygulanımsal bir meseledir ve bir aksiyonla birlikte anlam kazanır; o, hareketle çoğalan bir farkındalık alanıdır.

Lebriz Rona’nın 8-20 Ocak 2018 tarihinde gerçekleşecek “Ön Çalışmalar” adlı sergisi, onun mekânla ilişkisini bu kez kişisel ve kültürel belleğin kesişimi noktasında ortaya seriyor. Son 1 yıldır ev ile sokağın birbirine baktığı noktadan hem sokağa hem de eve bakan Rona, bu iki yaşam alanını belli bir aralıktan birbirine bu denli açabilmiş bir kültürün gittikçe yok oluşu üzerine düşünmekteydi. Eskinin yitimi, yeninin gelişi; yaşanılan mekânların hızla değişimi ve dolayısıyla yaşam deneyiminin kendi içinde gerçekleşen değişim, Rona’nın yaşadığı semt, Erenköy’den başlayıp tüm İstanbul’da izini sürdüğü bir araştırmaydı. İşte sergiye ismini veren bu ön çalışmalar aslında onun bu konuda süregelen düşünme ve düşündüğünü kağıda geçirme eyleminin ürünleri olarak karşımıza çıkıyor. Şunu en başta belirtmeli ki Lebriz Rona, bir sergiye ya da işe başlamadan önce onu daima kağıt üzerinde çalışıyor ya da üç boyutlu olarak tasarlıyor. Bu, öngörülebileceğinden daha yoğun bir çalışma süreci, adeta göstereceğine uzanan çalışma sürecini yüceltme biçimi. Çalışmanın ön çalışması. İşte bu sergide karşımıza çıkan 15 adet kurşun kalem çizim de Rona’nın gelecekte yapmayı planladığı geniş ölçekli yerleştirmenin ön çalışması olarak doğuyor ve kaçınılmaz biçimde bağımsızlıklarını ilan etmiş birer imge olarak varlık kazınıyorlar.

2017 yılı boyunca bir kurşun kalem ve -çizimlerin gösterdiği gibi- ona eşlik eden bir cetvelle 29×40 cm ölçülerinde bir defterin başına geçip özenle zihinsel bir egzersiz yapmış olan sanatçının o defterinin sayfalarını izleyiciye açması, bir birlikte düşünme daveti sayılabilir belki de. Ve belki de sanatçının ön çalışmalarına uzaktan bakma, onları belli bir mesafeden yeniden düşünme istemi olarak da anlam kazanabilir. Tüm bunlarla birlikte, adından da anlaşılacağı üzere internet ortamından fiziksel sergileme alanına evrilen ve böylece mekân üzerine doğallığından bir düşünsellik ortaya koyan Blogspot adlı mekânda gerçekleşen bu sergi sadece bitmiş olanı değil, düşünsel serüven eyleme dönüştüğünde ortaya çıkanları da değerli kılıyor. Düşüncenin parladığı an ve o anda defter başında olmak, elin hareketiyle düşüncenin katman katman açılması… Burada bir öncelik belirlemek mümkün değil belki de, her ikisi de birlikte işleyen, potansiyellere açılan bir eylem bu: Ön çalışma.

“Ön Çalışma” sergisinde gösterilen 15 adet sayfada Lebriz Rona’nın birbirine bakan, birbiriyle kesişen sokak ve evden radyo, kamyon, güneş şemsiyesi gibi kimi nesnelere odaklandığını görüyoruz ancak dikkat çekici olan bunlara ilişkin tüm çizimlerin tek yüzeyde ele alınmış olması. Dahası kimisinde süslemeci bir çoğaltmanın hakim olması: Televizyon, televizyon, televizyon… Bu yaklaşım bize sanatçının betimsel bir manzara yaratmaktan çok simgesel unsurların hafızasını tutmak isteğini gösteriyor gibi. Ahşap bir yapının ön cephesini kusursuzca çizme girişimi de bir hafıza meselesi değil mi? Rona, bu çizimlerde adeta nesnelerden bir sahne yaratıyor; ev ile sokak arasında bir hafıza mekânının kayıp listesini oluşturuyor. Her şey çizgi ile başlıyor. “Ön Çalışmalar” henüz bitmemiş bir serüvene işaret ediyor ama defterden çıkan sayfalar çoktan özgürlüklerini ilan etmiş durumda.

Seda Yörüker | Katalog yazısı